9 Eylül 2017 Cumartesi

GÖKÇE AÇIKGÖZ ’Kötülüğe karşı en büyük uyanışı sanat gerçekleştirecek.''


Genç Yönetmen Gökçe Açıkgöz,  Polonya’da çektiği  Peacock-Tavus Kuşu adlı filmle ilgi uyandırdı.
Marmara Üniversitesi Sinema-TV Bölümü mezunu Gökçe Açıkgöz, Tiyatro,  sıra dışı sokak performansları ve kısa filmler yaparak ulaştığı Polonya’da çekme imkanı bulduğu Peacock-Tavus Kuşu filminde farklı ülkelerden ve farklı disiplinlerden oyuncularla çalıştı ve filmi tek plan çekim olarak gerçekleştirdi.
Günümüzde, kendine yabancılaşan insanın, anlam arayışına odaklandığını belirten Gökçe Açıkgöz, filmle, ‘’insanları doğaya yönelmeye ve kendi benliğne yaklaşmaya davet ettiğini’’ söylüyor.
Sinop doğumlu Gökçe Açıkgöz: ‘’Kötülüğe karşı en büyük uyanışı sanat gerçekleştirecek. Dünyayı çirkinleştiren, türlü oyunlarla insanların ölmesine sebep olan birçok kötülüğe karşı, insanlık adına en büyük uyanışı gerçekleştirecek olan şey yine sanat olacaktır. Gelecekte de sanatımı bu düşünce çerçevesinde olgunlaştırmayı düşünüyorum.’’ Diyor.
Dans, performans ve oyunculuk alanlarında farklı ülkelerden sanatçıları bir araya getiren filmin kostüm tasarımını Viktoriya Zyubyairova yaptı.

Gökçe Açıkgöz'ün Polonya'da ilgi gören Peacock-Tavus Kuşu filmi Hindistan'da Cinefilm Festival 17'ye katılacak.

9 Mayıs 2016 Pazartesi

Sinefilozofi, Sinema ve Felsefeyi Ortak Bir Dilde Birleştiriyor.


Sinema alanında yapılan çalışmaların, felsefe alanındaki kavramlarla yeni bir dil oluşturması gerektiğini savunan yepyeni bir oluşum Sinefilozofi, hem uygulamacı hem de sinema ve felsefecileri bir araya getirmek amacıyla bir manifesto yayınladı.

‘’Sinema basitçe dünyayı taklit etmez, bilakis ona müdahale eder, onu inşa eder.’’ Düşüncesiyle bir araya gelen Sinefilozofik Topluluk, entelektüel ve sanatsal düzlemde sinefilozofik çeviriler, derlemeler, toplantılar yapmayı öneriyor ve çalışmalarını Akademik, hakemli bir e-dergi ile araştırmacılara, okuyucuya sunuyor. www.sinefilozofi.org sitesinden ve facebooktan Sinefilozofi grup sayfasından  izleyebilirsiniz.

12 Temmuz 2015 Pazar

Raşit Görgülü ‘’Savaşların acıları asla unutulmaz..’’



Genç Sinema Yönetmeni Raşit Görgülü, barışa katkıda bulunmak, savaş acılarını unutturmamak için çalışıyor. Yirmiden fazla kısa filmi ve uluslararası 6 ödüllü filmi bulunan Raşit Görgülü,  insanlık sorumluluğunu ve dünya barışını sürekli gündemde tutmak amacıyla uluslararası kuruluşlarla sağlam bağlantılar kuruyor. Beykent Üniversitesi Sinema Televizyon Bölümü Lisans ve Yüksek Lisans mezunu olan Görgülü, çekim hazırlıklarını sürdürdüğü yeni sinema filminde de insanlığı, savaşların acımasızlığı için uyarmayı hedefliyor. Her filmi için uzun süren araştırmalar ve çok yönlü görüşmelerle hazırlık yapan Raşit Görgülü, yeni çekeceği filmi ile de savaşların insan üzerinde asla unutulmayan izlerine dokunuyor..

Raşit Görgülü filmlerinin Bosna Galasından
 

10 Temmuz 2015 Cuma

Moharram Zenialzadeh yeni film projesi için GÖRSAK ile çalışacak.

 

İranlı Yönetmen Moharram Zenialzadeh yeni bir film projesi için GÖRSAK  ile çalışacak.

1986 yılında Cylist (Bisikletci) filmindeki başarılı oyunculuğu ile adından söz ettiren Moharram Zenialzadeh, 2013 yılında 2.Van Gölü Film Festivalinde ‘’Sen Güneşsin Ben Ay’’ adlı filmiyle En İyi Sinema Filmi Ödülü aldı, 2014 yılnda çektiği ve bu yıl içinde gösterime girecek olan  ‘’Yarının Adı Başka’’ adlı film ile  de , başarılarını sürdürdü.

İki ülke arasında kültürel iş birliği çerçevesinde Türk ve İran Sinemasının buluşmasını gerçekleştiren Senarist ve Yönetmen Zenialzadeh,  Yeni film projesi için bir süredir İstanbul’da bulunuyor.
 

GÖRSAK Görsel Sanatlar Akademisi ile iş birliği yapma istediğini belirten Zenialzadeh, ‘’Sözde değil amelde (işte)  faal olunmalı’’  diyerek bu alanda GÖRSAK’ın örnek olduğunu  söyledi. Önceki gün GÖRSAK’ı  ziyaret eden Zenialzadeh, Akademi Başkanı ve Yönetmen Dr.Önder Paker ile görüşerek ‘’ Sanat değer bulduğu yerde, değerli insanlarla yapılabilir’’ dedi.
 

Yakın zamanda filmi için oyuncu seçmeleri yapacak ve GÖRSAK’ta oyuncularla workshop gerçekleştirecek olan Moharram Zeinalzadeh, yeni filminin  cast ve prodüksiyonunda da GÖRSAK ile işbirliği yapacaklarını açıkladı.

25 Haziran 2015 Perşembe

Türkan Kılıç ‘’Oynayacağım karakteri sürekli denerim.. Karakterin içine küçük detaylar ve renkler yerleştiririm..’’

Televizyon dizilerine film tadı katan güzel ve başarılı oyuncu Türkan Kılıç, Sinema-Jenerik bloğumuzun konuğu oldu. İnternet üzerinden gerçekleştirdiğimiz  röportajda senaryodan, oyunculuğa birkaç sorumuza içtenlikle yanıt verdi.
Kocaman,  kimi zaman hüzünlü ama daha çok cin gibi bakışları, zerafeti ve içten tavırlarıyla yaşamın ve üstlendiği her rolün hakkını veren usta bir oyuncu olan  Türkan Kılıç,  ‘’Yasemince’’,  ‘’Asmalı Konak’’,  ‘’Gümüş’’,  ‘’Nasıl Evde Kaldım ‘’,  ’’Çınaraltı’’, ’’Şarkılar Seni Söyler’’, ‘’Ruhun Duymaz’’, ‘’Tam Pansiyon’’, ‘’Şöhret’’, ‘’Saklambaç’’, ‘’Acemi Cadı’’,  ‘’ Yaprak Dökümü’’,  ’’Aşk Eski Bir Yalan’’  gibi unutulmaz dizilerde canlandırdığı karakterlerle sevildi.
En son ‘’ Sevimli Tehlikeli’’ adlı sinema filminde vicdanı ve minnet duygusu arasında kalmış, derinliği olan bir rolle de mesleğinde unutulmazlarına bir yenisini ekledi.
SİNEMA-JENERİK: İyi bir film senaryosundan ne beklersiniz?
TÜRKAN KILIÇ- Çok şey beklerim. Zekice yazılmış bir senaryo olmalı..İç aksiyonu yüksek derin ve detaycı bir zihin ürünü olmasını tercih ederim.. Toplumu dönüşterecek ya da izleyene hiç sormadığı bir soruyu sordurabilecek kadar zekice ve etkili olmasını….Diyalogların çok özenle yazılmış olmasını ve gerçeğe çok yakın doğal bir dil olmasını beklerim.. Çok küçük detaylar ya da parantez içleriyle çok derin duygular ya da durumlar anlatan senaryolara bayılırım..                                                                                                                            
SİNEMA-JENERİK: Sinemada oynamayı hayal ettiğiniz rol nasıl bir karakter olmalı ?
TÜRKAN KILIÇ- Rolü küçük büyük diye hiç ayırmam..Oyunculuğuma katkısı olacak,yeni bir tecrübe yaşayacağım rolleri çok severim..Rolün beni zorlamasını da isterim.. Türkiye koşullarında çok güzel film ve dizi film senaryolarını bulmak zor olsa da ,gelen tekliflerde en çok rolün bana katkısının olmasına özen gösteririm..Farklı ve  derin karakterleri çok seviyorum..                                                                                                                       
SİNEMA-JENERİK: Dizi için bir role hazırlanırken nasıl bir yol izlersiniz? Sinema için hazırlanmakta farklılıklar var mıdır?
TÜRKAN KILIÇ- Oyunculuğu dizi ve sinema filmi oyunculuğu olarak ayırmak istemesem de ,dizilerde role hazırlanmak için çok zamanımız olmuyor..Bir rolü taşıyabilmek için senaryonun başını nasıl geliştiğini ve sonunu bilmeniz gerekiyor..Aynı şey rolünüz için de gerekli..Sinemada bu şansı yakalamak mümkün olsa da Türkiye de eğer bir dizi oyuncusu iseniz bir sonraki bölümde konunun ve karakterin nereye evrileceğini çoğu zaman bilemezsiniz.. Doğal olarak ,çok akıllıca geçişler yapmanız gerekir..Her ihtimali düşünerek oynamak gerekir..Yoksa her an bir sürprizle karşılaşabilirsiniz..                                                                              Ben bir role hazırlanırken vaktimi çok iyi programlarım..Önce senaryoyu okur ,oynayacağım karakterin  diğer karakterlerle ve senaryo ile ilişkisini kontrol ederim..Senaryoda yazılmasa da nasıl oturur nasıl su içer,nasıl güler,nasıl ağlar,neler yaşamış olabilir ve yaşadıkları bu karaktere nasıl bir duygusal ve fiziksel özellikler katmıştır ona bakarım..Karakterin dönüşüm anlarına ve bu anların ne kadar zamana yayılması gerektiğine bakarım..Ezber yapmadan asla sete gitmem..Ezberiniz su gibi olmazsa ,dikkatiniz dağılabilir.. Oynayacağım karakteri sürekli denerim.. Karakterin içine küçük detaylar ve renkler yerleştiririm..Genellikle hep bir başka iş yaparken karakterin duygu , düşünce ve repliklerine çalışırım..Böylelikle doğallaştırırım rolü..Evde bulaşık yıkarken bir tartışma sahnesi çalışmak gibi mesela..Böylelikle adeta giysiniz kadar üzerinize oturur oynayacağınız karakter..Dizi filmlerde oynarken ansızın ek sahne gelebilir. Gece yarısı yeni bölüm senaryosu gelebilir..Uykusuz ,yorgun olsanız da hiç fark etmez ,her zaman çalışmak ve dikkatli olmak zorundasınız..Sağlığınıza,beslenmenize dikkat etmek zorundasınız..Sinema filminde oynarken program daha iyi yapılır ve çekmek için daha çok vaktiniz vardır..Dizi filmlerde böyle olmaz genellikle..O yüzden sürekli enerji üretmek zorundasınız..İşinizi çok seviyorsanız,iyi besleniyorsanız,kendinize özen gösteriyor ve zamanınızı iyi programlayabiliyorsanız başarılı olursunuz..Uyku ile vedalaşmayı öğrenmek de gerekiyor..    
 
SİNEMA-JENERİK: Dünya ve Türk Sinemasından en başarılı bulduğunuz filmler ve oyuncular sizce hangileri?
TÜRKAN KILIÇ- Eski Türk filmlerinde baş roller olmasa da karakter roller oynayan Münir Özkul, Adile Naşit, Şener Şen gibi gerçeğe yakın ve samimi oyuncuları seviyorum.. Oyunculukta en önem verdiğim şey samimiyettir zaten.. Robert De Niro, Al Pacino’yu beğenirim.. Zeki, enerjisi , duyguları yüksek ve doğal oyuncuları seviyorum.. Yenilerden çok tutkun olduğum bir isim veremiyorum zira çok farklı rollerde görmem gerekir iyi diyebilmem için.. Malzemesi geniş oyuncuları çok seviyorum.. Sevdiğim çok sayıda film var ama genellikle iç aksiyonu yüksek, az parayla çekilmiş etkili filmleri çok severim.. Amerikan sineması çok cazip gelmiyor bana.. İran, Hint, bazı Avrupa festival filmleri, Hong Kong sinemalarını severim.. Son yıllarda beni en etkileyen Türk filmi Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak.. Görsel olarak etkilendiğim film 2046..(Kar Wai Wong)
SİNEMA-JENERİK: Dizi ve sinema sektörüne katılacak genç oyunculara neler öğütlersiniz?
TÜRKAN KILIÇ- Çok çalışmalarını,okumalarını,araştırmalarını,sorgulamalarını,seslerine, bedenlerine, sağlıklarına özen göstermelerini, bol bol film ve tiyatro izlemelerini, suskunluk anlarına özen göstermelerini, empatik olmalarını, dinlemeyi öğrenmelerini, sıradan insan gibi insanların içinde yaşamalarını,bol bol denemelerini öneririm..Bu meslekte çok alkış alsalar da ,ölene kadar olunmaz..Her insandan,her andan,her yaşamdan öğrenilecek çok şey vardır öğrenmeye hevesleri varsa..                                                                                                                                                                                                                                               
SİNEMA-JENERİK: Günlük hayatta sizi en çok ne kızdırır?
TÜRKAN KILIÇ- Haksızlık ,adaletsizlik kızdırır beni.. İletişimsizlik de..                                                                                                                       
SİNEMA-JENERİK: Günlük hayatta sizi en çok ne güldürür?
TÜRKAN KILIÇ- En çok ağlanacak haline güler insan..Ben en çok kendi şaşkınlıklarıma gülerim..Kendime güldüğümde vicdan yapmıyorum..      
SİNEMA-JENERİK- Bize zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederiz.
TÜRKAN KILIÇ-  Ben teşekkür ederim..
 
 
 
 
Sinema-Jenerik blogu, bir GÖRSAK Görsel Sanatlar Akademisi yayınıdır.